TY- Gençlerin örnek alacağı bir evliliğiniz vardı. Bu evlilikte, İskender Bey ile evli olduğu için Emine Hanım mı, Emine Hanım ile evli olduğu için İskender Bey mi daha şanslıydı?
Kesinlikle ben daha şanslıydım. Daha evlenmeden önce Işınsu’ya, “Sen olmazsan ben takır tukur bir şey olurum.” demiştim. Bana inceliği, sanatın güzelliğini, aslında bütün güzellikleri hissettiren Işınsu’dur. Benim ona verdiğim bir şeyler varsa bu, katkıdan ziyade önündeki engelleri kaldırmaktan, evdeşi olarak engel çıkarmamaya gayret etmekten ibarettir.
TY- İyi bir şairin kızı olan ve sanata şiirle adım atan Emine Hanım, neden şiirde ısrarcı olmamıştır; roman, tiyatro ve hikâyelerindeki şiirli dilini niçin şiirle birleştirmemiştir?
Hatıralarında devamlı okuduğunu, nesir okuduğunu, çocukluğundan beri durmadan roman okuduğunu anlatıyor...