İstanbul’da 30. yılım. Geçen 30 yılda şehrin göz göre göre modernleşme, gelişme adı altında nasıl betonlaştığına, grileştiğine şahit oldum. Her yer yol ve devasa binalarla doldu. Bu yolların ve evlerin kime faydası oldu, bunu da göremedim. Doğal yeşil alanların yerini alan yeşili azaltılmış betonu artırılmış, süslenmiş garabetlerle doldu şehir.
Üsküdar meydan düzenlemesi üç beş yıldan beri sürüyordu. Marmaray, denizi doldurup meydanı büyütme çalışmaları vs. tamamlandı. Bu yüzden lodos olduğunda caminin önüne kadar su geliyor, böylece denizle iç içe bir hayatımız olabiliyor. Beton ve süs amaçlı bir iki ağaç dışında meydan boş. İnsanlar memnun gibi görünüyor ama durum vahim. Üsküdar’ı da kaybettik kanaatimce. Artık herhangi bir yer ve “Fethi Seyreden Şehir” havasından hayli uzak.
...